Yunus Emre Erdölen: “İsrail’e karşı en iyi tepkiyi toplantı ve gösteri yürüyüş hakkına, ifade hürriyetine kendi ülkemizde sahip çıkarak verebiliriz”

Bülten - 10 Haziran 2024 Pts

Samsun Üniversitesi (SAMÜ) Düşünce ve Sanat Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜSAM), Politika Konuşmaları dizisi kapsamında 28 Mayıs 2024 tarihinde, Yunus Emre Erdölen’i ağırladı. Mehmet Talha Paşaoğlu moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Amerikan Üniversitelerinde Filistin Çığlığı” başlıklı programda, İsrail’in yaptığı soykırıma karşı Amerikan üniversitelerindeki öğrencilerin gösterdiği yoğun protestoların etkenleri ve sonuçları üzerinde duruldu.

İlk olarak Amerika’daki öğrenci gösterilerinin nedenleri üzerinde duran Erdölen, Columbia gibi büyük bütçeye sahip Amerikan üniversitelerinin İsrail’i destekleyen şirketler ile kurduğu ilişkiler sonucunda bağışçılar ile öğrencilerin karşı karşıya geldiğini, öğrencilerin verdikleri ücretler üzerinde söz sahibi olmak istediklerini ifade etti. Bununla birlikte, Amerika’nın İsrail’e yaptığı askeri yardımlardaki artıştan sonra, anketlerde Filistin’e sempatinin öne çıktığını belirtti. Temsilciler Meclisi’nin gerçekleştirdiği oturumda, Columbia Üniversitesi Rektörü Minouche Shafik tarafından gösterilerin “antisemitik” olduğunun belirtilmesi akabinde artan öğrenci gösterilerine polis müdahalesi ile karşılık verildiğini ifade etti. Erdölen, 1968 eylemlerinden sonra üniversite kampüsüne ilk defa polis girdiğine ve eylem yapan öğrenci gruplarına polisin sert müdahalesinin önünün açıldığına dikkat çekti. Columbia Üniversitesinde alevlenen bu gösterilerin diğer üniversitelere de sirayet ettiğini, bunun sonucunda gerçekleşen eylemlerin Amerika’da haftalarca ses getirdiğini ifade etti.

İsrail’in çadırlardaki sivilleri, çocukları, kadınları diri diri yakması katliamının, medya ve sosyal medya dinamikleriyle birleşince Filistin lehine bir kamuoyu oluşturduğunu ve Amerika medyasının İsrail’i açıkça eleştirmemesine rağmen gerçekleşen eylemlerin olaylara bakış açısındaki dönüşümün somut bir göstergesi olduğunu belirtti. Amerika’da İsrail’e yönelik tepkilerin siyasetçilerde olmadığını vurgulayan Erdölen, bunun sebebinin elitler ile halk arasındaki kopukluk olduğunun altını çizdi.

AIPAC örnekliğinde Amerika-İsrail ilişkilerini destekleyen önemli lobilerin bulunmasına karşın Filistin konusuna duyarlı ülkelerin desteklediği bir fonun olmayışına vurgu yaptı. “AIPAC” gibi önemli bir lobiye katılmayı ilk kez reddeden Yahudi başkan aday adayı Bernie Sanders’in bu hareketiyle lobiye yapılan desteklerin de sorgulandığını da vurguladı. Amerika’da Müslümanların orta sınıflaşması ve Filistin konusuna duyarlı olan solcuların da siyasi bir figür haline gelmesi neticesinde İsrail’e yönelik destek politikalarının sorgulandığını belirtti. Son 5-6 ayda, Amerika’daki İsrail karşıtı Yahudilerin seslerini çok daha fazla çıkardığını, özneleştiğini ve etkin hale geldiğini belirten Erdölen, bu grupların eylemlere öncülük yaparak Filistin savunusuna çok büyük destek olduğunu ve Müslümanların “antisemitik” olmakla suçlanmasının önüne geçtiğini belirtti.

DÜSAM Youtube kanalında yayımlanan “Amerikan Üniversitelerinde Filistin Çığlığı” başlıklı konuşma, dinleyicilerin aktif katılımı, soru ve katkılarıyla sona erdi.